Okul yıllarında birlikte sıra paylaşan öğrenciler, 60 yıl sonra aynı sınıfta eğitim görerek birbirleriyle tekrar buluştu. Emekli öğretmenler ise eski öğrencilerini öğretmen olarak karşılamaktan gurur duyuyor. Bazıları yaşları 70'e dayanmış olsa da eğitime olan tutkularından hiçbir şey kaybetmediler ve okula kaydolarak hayallerini gerçekleştirdiler. Derslerde aktif olarak yer alan bu eğitim sevdalıları, genç öğrencilere teknoloji konularında da merak ettikleri konuları sorarak öğrenmenin yaşı olmadığını bir kez daha kanıtlıyorlar.

“Kep atacağız, şahane olacak”
71 yaşındaki öğrenci Ayhan Altunkaynak, “Evde oturup kendimizi televizyona bağlanmaktansa burada bir şeyler öğrenmek çok güzel. Çevrem, ‘Yaş 70, iş bitmiş. Senin ne işin var orada?’ diyor ama ben de ‘Ben daha 18 yaşındayım’ diyorum. Bana bir tek torunum destek oluyor. Üniversiteler bitince kep atmak çok zevkli oluyor. Biz de kep atacağız, şahane olacak” diyerek duygularını dile getirdi.

Öğrencisi, öğretmeni oldu
3. Yaş Üniversitesinin en dikkat çeken öğrencilerinden biri ise 65 yaşındaki Şükran Deniz Küney. Küney, okulun müdürü Gülşen Salgar’ın lise öğretmenliğini yapmış emekli bir öğretmen. Öğrencisinin artık öğretmeni olduğunu belirten Küney, “Gülşen benim sağlık meslek lisesinden öğrencimdi. Bir gün karşıma öğretmen olarak çıktı. Kendisi şu anda da benim öğretmenim. Bu yüzden kızımın da diline düştüm. Dün kendimi iyi hissetmediğim için okula gelemedim. Kızım, ‘Ben seni öğretmenine şikayet etmez miyim? Sen yaramaz bir öğrencisin’ diye bana velilik yaptı” derken, Salgar ise “Dünya tersine döndü. Kızı velisi oldu, ben öğretmeni oldum. Zaten hayat boyu öğrenme dediğimiz şey; öğrenenin öğrettiği, öğretenin öğrendiği bir döngü” ifadelerini kullandı.



Üniversitenin 87’lik öğrencisi
Üniversitenin en yaşlı öğrencisi 87 yaşındaki emekli öğretmen Ergin Cengiz, “Bu okulun en büyük öğrencisi benim. 3. Yaş Üniversitesinde pek çok şey öğreniyoruz. Ben ayrıca öğretmen ve öğrencilere teknoloji konusunda da sorular soruyorum. Bilhassa cep telefonlarını en iyi şekilde kullanmak istiyorum” dedi. 3. Yaş Üniversitesinin açılmasında emekleri olan 70 yaşındaki öğrenci Selami Ercan da “3. Yaş Üniversitesi öğrencisi olarak eski günlerimizi hatırlamak, kaynaşmak, yeni şeyler öğrenmek, genç kuşaklarla bir arada olmak niyetiyle bu okula kaydolduk” diye belirtti.

60 yıl bir yastıkta, şimdi aynı sırada
3. Yaş Üniversitesinde beş ayrı çift de bulunuyor. Bu beş çiftten biri olan Mehmet-Hüdaverdi Kiraz çifti de “60 yıldır aynı evdeyiz, şimdi de aynı okuldayız. Çok mutluyuz. Burada gördüğümüz derslerin yanı sıra teknolojiyi de öğrenmek istiyoruz. Şu anda Google’a bakabiliyoruz, gelen mesajları okuyabiliyoruz. Merak ettikçe soruyoruz. Derslerde ne kadar başarılı olduğumuzu öğretmenler karar verecek ama biz de gayret edeceğiz. Bakalım diploma alabilecek miyiz?” diye konuştu.