Doç. Dr. Aynur Engin, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'nden (KKKA) 2012-2016 yılları arasında Türkiye genelinde 10 bin 219 hastanın tedavi gördüğünü ve 485 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aynur Engin, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'nden (KKKA) 2012-2016 yılları arasında Türkiye genelinde 10 bin 219 hastanın tedavi gördüğünü ve 485 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. İHA'da yer alan habere göre; son yıllarda özellikle kırsal kesimde yaşayan insanların kene yapışması sonucu yakalandığı KKKA hastalığı nedeniyle birçok insan hayatını kaybetti. Hastalık için Sağlık Bakanlığı tarafından henüz bir aşı geliştirilmezken, havaların ısınmasıyla birlikte kene ısırmasına karşı vatandaşların tedbirli olması gerekiyor. YAZ DÖNEMİNDE GÖRÜLÜYOR CÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aynur Engin konuyla ilgili yaptığı açıklamada,"Kırım Kongo Kanamalı Ateşi malum Türkiye'de yaz döneminde gördüğümüz bir hastalık. 2002 yılından beri, tanı koymayla birlikte 2003 yılından beri Türkiye genelinde görüyoruz. Belli bölgelerde biraz daha fazla, Sivas'ta bu bölgeler içerisinde yer alıyor. Yaz dönemi olunca Kırım Kongo hastaları ister istemez fazla gelecek. Bunlarda da Türkiye'de ölüm oranları yüzde 5 ortalama 100 hasta gelirse bunlardan beşini kaybediyoruz. Dikkat etmeleri gereken, hastalığın görüldüğü yerlerde, çiftçi toprağı ile falan uğraşıyor yaz döneminde çimene yatıyorlar. Bu çok tehlikeli aslında. Çalışıyorlarsa, çorap giyebilirler, çünkü kene çıplak eti bulup kanı emiyor. İşleri o, onunla besleniyorlar. Kırsal bölgelerden geldikten sonra, işte bu piknik olabilir, iş olabilir, vücutlarını kontrol etmeleri şart. Kendilerinin görmedikleri, mesela sırtlarını göremezler, eşi bakabilir, çocuğu bakabilir. Ensede veya sırtta bu tür yerlere ve kene görürlerse kesinlikle bir takım kimyasal maddeler sürerek çıkartmasınlar. Kene zor bırakır, mesela sigarayı bastırınca düşüyor, aseton koklatma, kolonya sürme gibi şeyleri önermiyoruz çünkü kene kusabilir, kustuğunda da kusmuğunda virüs olabilir. Zaten hastayı öldüren kene değil kusmuğudur. Peki nasıl çıkarabiliriz, eğer varsa yakınlarında bir sağlık merkezine hemen girmeleri, bu yoksa cımbızla kenenin o tuttuğu yerden, çivi çıkarır gibi, sıkıca tutup çıkarılabilir. Yani burada dikkat edilmesi gereken en önemli konu kene ile teması en aza indirgemek, bu mümkün değilse vücutlarını kontrol etmek" dedi. SİVAS'TA TAKİBİ YAPILAN 119 KİŞİ ÖLDÜ Havaların ısınmasıyla birlikte KKKA nedeniyle hastaneye 6 hastanın müracaat ettiğini ve 1 hastanın hastanın hayatını kaybettiğini ifade eden Engin,"Şuan da Kırım Kongo tanısı ile yatmış bir hastamız var yeni yatmış henüz tanısı kesinleşmedi. Nisan'da başladı bize bu şikayetten başvurular, yeni yatan hasta ile birlikte 6 başvuru var, 3 tanesine tanı koyduk, bu 3 tane tanı koyduklarımızdan biri Sağlık Bakanlığı tarafından teyit edildi. Diğer 2 hastamız da kendi üniversitemiz de yaptığımız PCR tetkikleri pozitif. Özetle bu yıl için 6 tane Kırım Kongo tanılı hastamız var, bunların 3'ünün tanısı kesinleşti ve ne yazık ki bir tanesini kaybettik. Şuan da resmi bildirilen bize 10 bin 219 hasta var, 485'ini kaybetmişiz, Cumhuriyet Üniversitesi'nde bin 576 tane, 2002-2016 arasında toplamı söylüyorum. Bin 576 hasta takip etmişiz 119'u maalesef kaybedilmiş. Bizde ki ölüm oranı biraz daha yüksek çünkü ağır hastalar geliyor" diye konuştu. Hastalıkla ilgili henüz bir aşının olmadığını ifade eden Engin aşıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini söyledi.