Zehra Demir'in avukatı Hadi Cin, kararın, kadına şiddete yönelik yargılamalar açısından ilk olduğunu söyledi. Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi'nde oturan Zehra Demir, aynı mahallede oturan Süleyman Taruk ile bir süre gönül ilişkisi yaşadı. Daha sonra da ilişkisini bitirdi. Ancak Süleyman Taruk, genç kızın peşini bırakmadı. Zehra'yı sürekli telefonla arayarak, taciz etti. Zehra Demir, 10 kez cep telefonu numarasını değiştimek zorunda kaldı. İlişkiyi sürdürmek için taciz ve psikolojik baskıdan vazgeçmeyen Taruk, 28 Eylül günü bir kez daha Zehra Demir'i telefonla aradı. İddiaya göre genç kızı, yeniden arkadaş olmadıkları takdirde yaşadıklarını ailesine anlatmakla tehdit etti. Aynı günün akşamında da misafirleri bulunan Demir Ailesi'nin kapısına gelip, zile bastı. Kapıya çıkan aile fertlerine, Zehra Demir ile konuşmak istediğini söyledi. Olay çıkmasından korkan aile üyeleri, baba Hakim Demir'in "Kim geldi" sorusuna tanımadıkları birinin yanlışlıkla zile bastığı yönünde yanıt verdi. Kapı zili tekrar çalınca da Zehra Demir'in 2 kardeşi, apartmanın kapısına indi. İki kardeş, kapı önünde bekleyen ve elinde bıçak olan Taruk'u gitmesi yönünde uyardı. Taraflar arasında tartışma sürerken Zehra Demir, 4'üncü kattaki evlerinin penceresinden atladı. 6 GÜN SONRA SERBEST Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Demir, yaşamını yitirdi. Aynı gece gözaltına alınan Süleyman Taruk, bir gün sonra 'intihara yönlendirme' suçundan tutuklandı. Savcılık yürüttüğü soruşturma sonunda Süleyman Taruk hakkında Antalya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açtı. Ağır Ceza Mahkemesi ise 4 Ekim günü, 'intihara yönlendirme' suçunun 4 yıldan 16 yıla kadar hapis cezası öngördüğünü, bu nedenle davanın Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğini bildirerek, dosyada görevsizlik kararı verdi. Süleyman Taruk da ‘suçun mahiyetinin değişme ihtimali, delil durumu ve tutuklamanın tedbir oluşu’ nedeniyle tutukluluğunun 6'ncı gününde tahliye edildi. Dava, Antalya 16’ncı Asliye Ceza Mahkemesi’nde açıldı. Yargılamanın başlamasıyla birlikte Demir Ailesi'nin avukatı Hadi Cin, davanın ağır cezada görülmesi talebinde bulundu. Asliye Ceza Mahkeme de davanın üst mahkemede görülmesi gerektiğini belirterek, dosyada görevsizlik kararı verdi. AĞIR CEZADA YARGILANACAK Uyuşmazlık üzerine dosya, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'ne gönderildi. Daire, "Sanığın, 'Telefonu aç yoksa sizin evin orada kıyamet kopacak' dediğini, cebir kullanarak eve girmeye çalışması nedeniyle ölenin dördüncü kattan atladığıninı" anlattığı kararında, TCK'nın 84/4'üncü maddesinde yer alan 'Kişileri cebir veya tehdit kullanarak, intihara mecbur edenler kasten öldürmeden sorumlu tutulur' hükmünü dikkate alarak, davanın ağır cezada görülmesine hükmetti. Avukat Hadi Cin, kararın, kadına şiddete yönelik yargılamalar açısından ilk olduğunu belirterek, "Sanık 'kasten öldürme' statüsünde ömür boyu hapis istemiyle yargılanacak" dedi.