Geçtiğimiz hafta Sagalassos Antik Kenti gezimde rastladığım bir oyundan bahsetmek istiyorum. Burada Antik Roma dönemine ait olan ve "duodecim scriptorum" olarak adlandırılan bir oyunun izlerine rastladım. Bu oyun, Roma İmparatorluğu'nun hüküm sürdüğü coğrafyalarda uzun yıllar boyunca büyük bir popülariteye sahipti ve duodecim scriptorum tablaları bu antik dönem oyununun birer şaheseri olarak kabul ediliyordu.
Bu oyunu araştırdığımda günümüzde oyadığımız tavlaya çok benzediğini farkettim

Bu oyun Latince'de "oniki işaret oyunu" anlamına geliyor ve iki oyuncu arasında oynanan şansa dayalı bir yarış oyunu. Oyunun amacı, oyuncuların taşlarını tablanın dışına, yani oyun tahtasının sınırlarının ötesine taşımak. İki oyuncu karşılıklı oturur ve her biri onbeşer taş ve üç zar ile oynar.
Oyuncuların taşları, genellikle renk (örneğin, siyah ve beyaz) veya desen (örneğin, çizgili ve çizgisiz) yoluyla ayrılırdı. Oyunun taşları, pişmiş toprak, ahşap, kemik, cam veya değerli taş gibi çeşitli malzemelerden yapılmıştı. Zarlar ise 6 yüzlü ve her yüzünde 1 ila 6 arasında sayılar bulunan küp şeklinde objelerdi.
Oyunun nasıl oynandığına dair kesin kurallar hakkında bilgi eksikliği bulunsa da antik bir oyun tahtası, Ostia'da bulunmuş ve oyunu öğrenenler için rehber niteliğinde hazırlandığı düşünülen, oyuncuların hareket yönlerini belirten bir harf sırasını içerir. Her iki oyuncu, atılan üç zarın toplam değerine göre taşlarını hareket ettirir ve taşlarını tablanın dışına taşıyan ilk oyuncu oyunu kazanır.
Sagalassos gibi Roma İmparatorluğu'nun etki alanında bulunan birçok yerde duodecim scriptorum taş oymalarına rastlanmıştır. Bu oyun genellikle özel olarak yapılmış oyun masaları üzerinde oynanırken antik kamu binalarının zeminlerine kazılarak da oynanabilir bir yer tablası oluşturulmuştur. Bu tür oyunlar, insanların bir araya gelerek sosyalleştikleri ve eğlendikleri antik dönem topluluklarının önemli bir parçasıydı.
Eski Roma'da, bu tür oyunlar genellikle kumar amaçlı oynanırdı ve pulların üzerinde para değerlerini ifade eden rakamlar bulunurdu. Kumar oynamak yasaklandığından, bu oyunlarda bahis yapmak da yasa dışıydı. Ancak bazı özel festivallerde bahis oynamak mümkün olabilirdi.
Bu oyun antik dönemin günlük yaşamına ve eğlence kültürüne dair ilginç bir bakış sunuyor. Bu keşif, tarihi oyunların Roma İmparatorluğu'nda ne kadar yaygın olduğunu ve insanların eğlence aracı olarak nasıl kullandığını görmemize yardımcı oluyor. Duodecim scriptorum, o dönemin insanlarının strateji, şansa dayalı oyunlar ve sosyal etkileşim keyfiyle nasıl vakit geçirdiklerini anlamamıza yardımcı olan önemli bir arkeolojik buluntu olarak öne çıkıyor.
Bu tür keşifler, geçmişle bağlantımızı güçlendirmemize ve antik dünyanın gizemli köşelerini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor. Sagalassos Antik Kenti'nin bu unutulmaz köşesi, geçmişin yaşayan bir parçası ve bize bu tarihi oyunun heyecanını ve merakını yeniden yaşatıyor.