Antalya'da 2009 Ağustos ayında evden ayrıldıktan sonra kendisinden bir daha haberalınamayan Sezgi Kırıt'ın cesedi, Isparta'nın Gönen ilçesi Koçtepe köyünde bulundu. Yapılan incelemede, Kırıt'ın cinsel istismara uğradığı belirlendi. Olayla ilgili biri kadın 3 kişi tutuklandı. Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve karara bağlanan davada, tutuklu sanıklar Osman Küçük ile Mehmet Mutlu Kurtlar'a ağırlaştırılmış ömür boyu ve 21'er yıl hapis, sanık Emine Karpi'ye ise 28 yıl hapis cezası verildi. Bu karara Cumhuriyet Savcısı S.B. ve sanık avukatları 'delil yetersizliği' gerekçesiyle itiraz etti. Sezgi Kırıt'ın ablası Sevgi Kırıt, davaya bakan istinaf mahkemesine verdiği dilekçeyle, sanıkların beraatını isteyen savcı S.B'yi tarafsızlığını yitirmekle suçlayıp, HSK ile BİMER'e şikayet etti. BİMER'e, kardeşinin vahşice öldürüldüğünü yazan Sevgi Kırıt, “Kardeşimin mahkemesi, Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü ve karar çıktı. Hakim 2 kişiye ağırlaştırılmış müebbet ve 21 yıl hapis verdi. Kadın sanık ise 28 yıl hapse mahkum edildi. Fakat, davaya bakan savcı S.B., ilk duruşmadan beri bu kişilerin beraatlarını talep etti. Kardeşim 16 yaşındaydı. Olay yeri resimlerinden darp edildiği belliydi. Öldürüp, çırılçıplak 150 km uzaklıktaki boş bir arsaya bırakıp kaçmışlar. Fakat davanın savcısı her defasında kardeşimin kendi isteğiyle gittiğini ve bu nedenle sanıkların beraatını istedi. Her seferinde bizimle dalga geçti. 16 yaşındaki kızda rıza şartı mı aranır, bu nasıl savcı?" dedi. Sevgi Kırıt, şikayet dilekçesinin devamında şunları yazdı: “Savcı, bu kişilerin korktukları için kardeşimi çırılçıplak arı kovanlarının yanına atmış olabileceklerini ve beraat etmeleri gerektiğini söylüyor. En son karardan sonra savcının istinaf mahkemesine yazdığı dilekçeyi sizlere gönderiyorum. Allah aşkına bu savcıya birileri mağdurun yanında olması gerektiğini öğretsin. Savcı çok kez soruşturma geçirmiş. Biz zaten acılı bir aileyken bir de devlet adamının bu şekilde sanıkların arkasında durması Türk toplumunun adalete inancını yok ediyor. Ben bu savcının acilen soruşturma geçirmesini ve dosyamızdan el çektirilmesini istiyorum. Bu savcıya kardeşimin sahipsiz olmadığını göstermek için savcılık kimliğini böyle sapık insanları savunarak kullanamaması için elimden geleni yapacağım. Size çok güveniyorum. Lütfen şu devlet adına çalışıyormuş gibi yapan 16 yaşındaki kıza tecavüz edip öldürenleri savunan bu adama insanların geleceğini emanet etmeyin." İstinaf mahkemesinde görülen davada mahkeme heyeti, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan istenen raporun beklenmesi için duruşmayı erteledi.