Konferansın açılışında bir konuşma yapan ATSO Başkanı Davut Çetin, konferansın Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın Cumhuriyetin 100 yılı etkinliklerinin ilki olarak özel bir anlam taşıdığını vurguladı. Geçen yıldan bu yana Cumhuriyetin 100. Yılı için Türkiye’nin ve bütün kentlerin özel bir program başlatması gerektiğini dile getirdiğini kaydeden Başkan Davut Çetin, “Devletimizin bütün kademeleri, bütün belediyeler, bütün kurumlar, artık 4 yıllık yeni bir vizyon ortaya koymalıdır. Bu 4 yılda iki koldan ilerleme sağlanmalıdır. Bir taraftan Atatürk’ü ve Cumhuriyet’i halkımıza ve dünyaya yeniden anlatmalıyız, diğer taraftan ise 2023 Türkiye Cumhuriyeti’ni çağdaş uygarlık hedefine göre yeniden planlamalıyız. 19 Mayıs 2019’dan 29 Ekim 2023’e kadar her gün bizim için muhasebe günüdür. Gelecek yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 100. Yılıdır. Türkiye’nin geleceği bütün diğer konulardan siyasi partilerden, seçimi kimin kazandığından daha önemlidir. 100. Yıl gururunu özde yaşamayacaksak, bunu başaramayacaksak, hiçbir mevki ve makamın önemi yoktur. Gelecek yıldan itibaren dünyanın karşısına ekonomik, hukuki, siyasal reformlarla çıkmalı, demokraside, kadın haklarında, basın özgürlüğünde örnek bir ülke olduğumuzu göstermeliyiz. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, tarihinden aldığı sorumlulukla bu çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkma hedefiyle çalışmaya devam edecektir. Bugün bu yolda birlikte güzel ve anlamlı bir başlangıç yaptığımıza inanıyorum” ifadelerinde bulundu. "Antalya'nın şeref ve haysiyetini kurtaran öncüleri" Konuşmasında Milii Mücadele yıllarında Antalya’da ve Anadolu’da yaşananlara da değinen Çetin, "1918 yılı Ekim ayında Osmanlı devleti hükümeti, Mondros anlaşmasını imzalayarak teslim olmuş, ülkenin işgal edilmesini kabul etmişti. Birkaç ay içinde bir İtalyan savaş gemisi Antalya’ya geldi ve Kaleiçi açığında demir attı. Bir süre sonra o dönemin ileri gelenleri savaş gemisine davet edilerek gemi gezdirildi. Daha sonra da onlara bir belge imzalatıldı. Bu belge, şehre İtalyan askerlerinin çıkarılmasına gerekçe gösterilen belgeydi. 28 Mart 1919 Cuma sabahı, İtalya askerleri karaya çıkıp, Antalya’yı işgal ettiler. Böyle bir dönemde teslim olmayan, işgali kabul etmeyen, milletin şeref ve haysiyetini korumaya çalışan bir avuç insan vardır. İşte o bir avuç insanı birleştiren, dağılan orduyu toparlayan, boyun eğmiş bir halktan yeni bir millet yapan kahramanların önünde Mustafa Kemal Atatürk bulunmaktadır. Bugün Türklüğümüzü, Türkçe’mizi, Türkiye’de bir sanayi olmasını, kültür ve sanatımızın önemli kısmını Atatürk’e borçluyuz. 100 yıl önce Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı meşalesini yakan ve Cumhuriyetimizin temellerini atan Büyük Önder Atatürk’ü, işgal günlerinde Antalya'nın şeref ve haysiyetini kurtaran öncüleri, milli mücadeleye destek olan herkesi sevgi ve saygıyla anıyorum" diye belirtti. Daha sonra kürsüye gelen Prof. Dr. Zafer Toprak, milli mücadelenin başladığı tarih olan 19 Mayıs’tan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna ve günümüze uzanan perspektifte değerlendirmelerde bulundu. Türk halkının ulu önder Mustafa Kemal’in liderliğinde büyük bir başkaldırı gerçekleştirdiğini ifade eden Toprak, 19 Mayıs’ın bu yeniden doğuşun başladığı tarih olduğunu kaydetti. ATSO Başkanı Davut Çetin, Prof. Dr. Zafer Toprak’a günün anısına ATSO Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinin yaptığı sulu boya bir Antalya tablosu hediye etti. Öte yandan konferans çıkışında katılımcılara Atatürk tarafından yazılmış 14 kitaptan birisi olan ‘Zabit ve Kumandan ile Hasbihal’ adlı kitap hediye edildi.