Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından 11 Temmuz Dünya nüfus günü kabul edilmesinin ardından her yıl farklı bir motto ile yapılan etkinliklerde bu yıl gündem pandemi oldu. Son yüzyılın en büyük küresel sağlık sorunu olan Covid-19 salgınının dünyadaki tüm insanları, özellikle de "kırılgan nüfus" olarak tanımlanan grupların sağlığını tehdit ettiğine ve toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini şiddetlendirmekte olduğuna vurgu yapılan etkinliklerde özelikle  pandemi döneminde sağlık sistemlerinin yetersiz olduğu ülkelerde üreme sağlığı hizmetlerine ve aile planlama yöntemlerine erişim sağlayamayan ve ayrıca aile içi şiddete maruz kalan kadın ve kız çocuklarına dikkat çekildi.

 

Bu kapsamda Türkiye İstatistik Kurumu da bir araştırma yaparak Türkiye'deki doğurganlık hızını saptadı. Türkiye, nüfus büyüklüğüne göre sıralamada 235 ülke arasında 19. sırada yer aldı. İller bazında ise Antalya doğurganlık hızı bakımından 1,53 oranla en fazla doğum yapan iller arasında orta sıralarda yer aldı. Komşu iller Isparta ise 1,45, Burdur ise 1,41 ile Antalya'yı izledi.

 

2020 yılında canlı doğan bebek sayısı ise 1 milyon 112 bin 859 oldu. En fazla bebeğin dünyaya geldiği il ise Şanlıurfa. Yaş grubuna göre doğurganlık hızı incelendiğinde, 2001 yılında en yüksek yaşa özel doğurganlık hızı binde 144 ile 20-24 yaş grubunda iken 2020 yılında binde 115 ile 25-29 yaş grubunda görüldü. Bu durum, doğurganlığın kadının daha ileri yaşlarında gerçekleştiğini gösterdi.