Keçiboynuzun sağlığa olan katkıları, 4.000 yılı aşan bir tarihe dayanmaktadır. Keçiboynuzu, Akdeniz iklimine sahip bölgelerde yetişen önemli bir meyvedir. Sürekli yeşil olan keçiboynuzu ağacı, düşük sıcaklıklara oldukça hassas bir şekilde tepki verir ve baklagiller familyasına aittir. Bu ağaç, kültür gerektirmeden ve kimyasal maddelere ihtiyaç duymadan yetiştirilebilir.
Üretiminin Akdeniz ikliminde daha rahat gerçekleştirildiği keçiboynuzu ağacı, 5 ile 10 yaşları arasında ilk meyvelerini verirken, ekonomik ömrünü ortalama 10 ila 15 yaşları arasında tamamlar. Bu uzun ömürlü ağaç, yıllar geçtikçe meyve kalitesini ve miktarını artırabilir ve 50 yıl içinde yaklaşık 15 metre yüksekliğe ulaşabilir.
Keçiboynuzu ağacının meyveleri, mayıs ayında büyümeye başlar ve olgunlaşmalarını haziran ile temmuz ayları arasında tamamlar. Olgunlaştıktan sonra meyve yeşil renkten kahverengi bir renge dönüşür. Her bir meyve içinde yaklaşık olarak 10 ile 15 arası tohum bulunur.
Keçiboynuzun bu benzersiz özellikleri ve sağlık üzerindeki olumlu etkileri, onu yüzyıllardır tercih edilen bir besin kaynağı haline getiriyor.
Haber: Sevgi Gümüş
