Dr. Karatekelioğlu kadınların üreme çağına adım attığı ergenlik döneminden, yumurta deposunu tüketerek menapoza girdiği döneme kadar sadece 500 yumurtasının gebelik için kullanılabileceğini belirtti ve "Her kadının doğduğundaki yumurta sayısı ve bu yumurtaları harcayarak tüketme hızı birbirinden farklıdır. Bu nedenle menapoza girme yaşı da farklıdır. 20 - 30 yaş arasında vücut yumurtalık deposundaki yumurtaların kaliteli olanlarını kullanır. Bu nedenle doğurganlık açısından 20 ile 30 yaş arasındaki 10 yıl en verimli dönemdir. Ancak bazen takvim yaşınız genç ama biyolojik yaşınız daha yaşlı olabilir. Yani yumurtalık deponuz yaşınıza göre beklenenden daha az yumurta içerebilir. Bu durumun farkına varılmaz ve gebelik 30 yaş ve özellikle 35 yaş sonrasına ertelenirse gebelik şansı çok azalabilir" dedi.

37 YAŞ KRİTİK BİR DÖNEMEÇ

30 - 35 yaş arasında yumurta deposundaki sayı ve kaliteli yumurta sayısının azalmasına bağlı doğurganlığın azalmaya başladığını belirten Dr. Karatekelioğlu şunları söyledi,

"İyi kaliteli yumurtalar daha önceki yıllarda harcanmıştır. 37-38 yaş sonrası ise kritik bir dönemeçtir. 40 yaş ve sonrasında her iki kadından bir tanesinde azalmış yumurta sayısı ve kalitesine bağlı kısırlık problemi yaşanır. Günümüzde kısırlık probleminin daha çok görülmesinin nedenlerinden birisi de kadınlarda ilk gebelik planlama yaşının 30 yaş ve üzerine çıkmasıdır. Bunda iş ve kariyer planlarının öncelik kazanması etkilidir. Erkekte ise sperm üretimi ergenlik çağında başlayıp ölene kadar devam eder. Bir bayan 43-44 yaştan sonra anne olma şansını hemen hemen kaybederken bir erkek 70 yaşında bile baba olabilir."