30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bahçesinde resepsiyon düzenlendi.

HER KESİMDEN KATILIMCI VARDI

 

 

Külliye bahçesindeki Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan resepsiyona Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Binali Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, kuvvet komutanları, yüksek yargı organı başkanları, bakanlar, şehit aileleri, gaziler ve vatandaşların ile iş, sanat ve spor ve medya camiası temsilcileri katıldı.

"ARAKAN'DA ZULÜM GÖREN MAZLUMLARI YALNIZ BIRAKAMAYIZ"

 

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen resepsiyonda yaptığı konuşmada, "Biz, vicdanımızı, adalet duygumuzu, hakkaniyet ölçülerimize bir kenara bırakarak sadece kendi menfaatlerimiz için önümüze çıkan her şeyi ezip geçerek hareket edemeyiz. Bunun için Suriye'deki, Irak'taki, Balkanlar'daki, Kafkaslar'daki, Kuzey Afrika'daki kardeşlerimize yüreğimizi açtığımız gibi Arakan'da zulüm gören mazlumları da yalnız bırakamayız." ifadelerini kullandı.

"TÜM SEÇENEKLER HER AN ÖNÜMÜZDEDİR"

 

 

"Bölgedeki gelişmelerle ilgili tüm seçenekler her an önümüzdedir. Terör örgütleri kullanılarak bölgede oynanan oyunların asıl yüzünü görüyoruz ve dayatmaları kabul etmiyoruz." diyerek, "Türkiye'yi, terör örgütleri üzerinden köşeye sıkıştırmak isteyenler bir süre sonra ellerindeki bu pimi çekilmiş bombalarla baş başa kalacaklardır. DEAŞ... Hedef DEAŞ. İşte buyurun şu anda müttefikimizin silahları DEAŞ'ın elinden çıkıyor. Bu nasıl ittifak? Bu nasıl NATO'da beraber olmak. Bumerang gibi bunlar dönüp zamanı gelecek onları da vuracak." şeklinde konuştu.

"FIRAT KALKANINDA NE YAPTIYSAK YİNE YAPARIZ"

 

 

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

Arakan'da zulüm görenleri yalnız bırakamayız. Bölgemizde ve tüm dünyada zulmü sona erdirene kadar mücadelemiz sürecek. Türkiye'yi terör örgütleri üzerinden köşeye sıkıştırmak isteyenler pimi çekilmiş bombalarla baş başa kalacaklardır. Maruz kaldığımız örtülü ambargoya, FETÖ'ye ve müttefiklerle yaşanan sorunlara rağmen geri adım atmayacağız. Terör örgütleri kullanılarak bölgemizde oynanan oyunları görüyoruz asla geri adım atmayacağız. Biz her türlü tedbirimizi aldık, hazırlıklıyız. Fırat Kalkanı'nda ne yaptıysak, yine yaparız. Hala bizimle siyasi ve ekonomik olarak uğraşan kimi ülkeler olduğunu görüyoruz. Türkiye, dostlarına sadece faydası dokunmuş, kendisine husumet besleyenleri ise hep hayal kırıklığına uğratmış bir ülkedir. Bizim amacımız dostlarımızın sayısını arttırmaktır. Tüm samimiyetimizle dostluk elimizi uzatıyoruz. Bu eli tutan hiç kimse bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da pişman olmayacaktır.