ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından oluşan gerilim tırmanmaya devam ediyor. İran hükümeti ABD’nin kararını sert bir dille eleştiren bildiri yayınladı. Bildiride, “ABD Başkanı’nın nükleer anlaşmadan kanunlara aykırı bir şekilde çekilmesi, ABD’nin yeni ve aşırıcı hükümetinin başa geçmesinden sonra, nükleer anlaşmanın devamlı ve defalarca ihlal edilmesinin ardından yapılan son ihlaldir. Trump’ın İran milletine karşı yaptığı açıklamalar, cehalet ve akılsızlığın zirvesidir. Trump’ın İran İslam Cumhuriyetine karşı dile getirdiği iftiralar bir tek saldırılarıyla Ortadoğu’da kaosa neden olup aşırıcılık ve terörizmin artmasına yol açan rejime layıktır. Bu rejimin acımasızlığın ve insan hakları ihlalinin tüm sınırlarını fetheden Siyonist müttefiki ve ona bağlı hakirler tüm terör örgütlerini oluşturdu. Ancak Trump komik bir iddiada İran İslam Cumhuriyeti’ni bunlarla suçladı. Böyle bir şahsın ABD’nin barışsever ve medeniyet sahibi halkını yönetmesi üzüntü verici” ifadeleri yer aldı.

“ABD’NİN NÜKLEER ANTLAŞMADAKİ RAHATSIZ EDİCİ VARLIĞININ SONU”
Trump’ın ABD seçimleri sırasında da dünyanın diplomaside bir zafer olarak nitelendirdiği antlaşmaya karşı kin ve nefretini dile getirdiği belirten bildiride, “ABD’nin başkanı seçildikten sonra da nükleer antlaşma metinin tam aksine resmi bir şekilde, açıkça bu antlaşmaya karşı bir tutum sergiledi. Trump bunlarla yetinmeyip pratikte de ABD’nin nükleer antlaşmadaki taahhütlerini istisnalar dışında yerine getirmedi. Dolayısıyla ABD başkanının son tavrı yeni bir gelişme değildir ve ABD’nin nükleer antlaşmadaki rahatsız edici varlığının sonu anlamına geliyor. Nükleer antlaşma güvenlik konseyinin tüm üyeleri ile gerçekleşen çok taraflı bir antlaşma ve ABD Başkanının iddiasının tam aksine bir tek ABD’nin eski başkanının antlaşması değil. Dolayısıyla yeni başkan anlaşma maddelerini yerine getirmek ile yükümlüdür” denildi.
Bildirinin devamında şu açıklamalar yer aldı:
“İran tüm hukuki taahhütlerini yerine getiren bir ülke olarak, ABD’nin nükleer antlaşmadan çekilmesini nükleer anlaşmanın kuralları ve maddelerini esas alarak takip edecek. ABD’nin antlaşmadan çıkmasının telafi edilmemesi ve antlaşmayı esas alarak İran halkının hakları İslam İnkılabı liderinin 9 Mayıs 2018 konuşmasında yer aldığı şekilde garanti edilmezse, yasal hakkını uygun bildiği bir şekilde uygulayacaktır.”
Bildiride, 12 yıllık bir müzakerenin konusu olan nükleer anlaşmanın hiçbir maddesinin ve anlaşmanın zaman kısıtlamasının hiçbir şekilde müzakere edilemeyeceği belirtildi.
(Celalettin Erduş /İHA)