Osmanlı'nın tapu tahrir defterlerinde de adı geçen ve "Altın" tabir edilen Manavgat susamının hasadına başlandı.

Mayıs ve haziranda buğday hasadının ardından Antalya'nın Manavgat ilçesinde ekilen susam, yoğun emeğin ardından tüketime sunuluyor.

Ekimin ardından özenle sulanan ve bakımı yapılan susam, eylül ve ekim aylarında toplanıyor. Yaklaşık bir hafta desteler halinde yerde bekletilen ürün, daha sonra kümelenerek kurutuluyor. 

Sopalarla dövülerek tomurcuklarından dökülen susam, belli ölçülerdeki eleklerden geçirilerek komisyonculara satılıyor. Komisyonculardan fabrikalara getirilen ürün, burada yağa, tahine dönüştürülüyor veya paketlenerek satışa sunuluyor.

Manavgat susamının tarihin bin 400 yıl öncesine dayandığını belirtiyor.

Bölgedeki mikro klima ve toprağın verimliliğinden kaynaklı ürünün hem aromasında hem de yağ oranında farklılıklar bulunduğunu belirten Boztaş, Manavgat'ta yetişen susamın diğerlerinden ayıran özelliklere dikkat çekiyor.

Altın susamın diğer türere göre özellikleri ise hayli fazla ve üretici için karlı.

Manavgat Altın Susamı'na çoğrafi işaret almak için, Türk Patent Enstitüsü'ne müracatta yapıldı.

Türkiye'de yıllık yaklaşık 150 bin ton susam tüketiliyor. Bunun yaklaşık 20 bin tonu yurt içinde üretiliyor. Susam ve susamdan elde edilen yağ birçok sanayide ve Kozmetik sanayisinde   kullanılıyor. Gıda sektöründe tatlılarda, simitlerde, pastalarda, böreklerde ve çok değişik yerlerde kullanılıyor."